Server'dan olmuyor mu ya da mesela o aradığın yer bunu da ayarlasa ama biz ne zaman bilgisayarcı çağırsak geldiğinde istediğimiz ayarları yapıyor diğer ayarları bozup gidiyor: ))

nasıl yapılıyor hatırlamıyorum ama taşınıyor tabi. hatta sürükle bırak denediniz mi?

arsiv kalasoru olusturup eski mailleri buraya aktarsan sonra bu arsivi yeni mailine göstersen/ tanıtsan olmuyor mu ?

yapmaz. sorun gördüğü için yapıyor muhtemelen. yapsın. zararı yok.

her yaptığında tekrar tekrar yapmayacakmı bir defa yaptırsam yapıp bitirip tekrar yapmayacakmı yani

yapmayacak. sorun olduğu için yapar. sonra bir daha sorun olana kadar yapmnaz.

gom player gibi bir çok programda (vlc falan) ekran görüntüsü alınıyor. görüntüyü durdur. sonra ekran görüntüsü al. onu da imgura falan yükle.

kare demişsin, burda videoyu kesmekten mi bahsediyorsun? videodan bir fotograf almaktan mı?

eğer videoyu kesmekten bahsediyorsan;

boilsoft video splitter adında bi program var torrentten bulursun. seçtiğin videoyu ister belirlediğin sayı kadar eşit parçaya böler. istersen de belirlediğin dakika,saniye aralıklarındaki bölümü kesip sana verir.

eğer filmden caps almaktan bahsediyorsan;
vlc player da fotograf çekme özelliği mevcut.

ben de aradım geçen. göremedim. ama ilginçtir yine başka birinin o şekilde bir çok video altındaki yorumunu görebildim. sanıyorum (bakmadım) yorumlarım listelensdin gibi bir ayar var. ve sende de bende de kapalı :)

Android kullanicisi olarak gonul rahatligiyla soyleyebilirim ki nokia telefon olarak o segmentteki tum android cihazlari dover. Ama aldıktan sonra herkesin elinde android gorup imreneceksen birsey diyemem.

bu soruyu cidden hiç sormamış ol.galaxy tabiki.

symbian belle'ye hiç işe yarar uygulama bulamayacağın için, samsung.

hocam nokia'yı artık anneler bile kullanmıyor.

alt+w

alt+w işe yaramıyor :(

alt g ve alt e eq ve playlisti açıyor. bi de belki saatin oraya atmıştır. oraya bak.

Bilgisayarda kablosuz cihazi varsa connectify ile olur, yoksa o iş yaş.

@fortisvita
kablosuz cihazı varsa derken?

hayır. yok. telefonu kablolu olarak bağlayamazsınız internete. en azından özel bir uygulama yoksa.. (pcye kablolu falan bağlanıyor ama internet.. cık)

Allah allah... Windows telefonum bağlanıyordu hem de çok eskiden... Android mi bağlanamıyor? Hiç bilgim yok Android ile ilgili ama genel olarak sempatim vardı. Şaşırdım şimdi...

connectify ile yapabilirsin..
ben bilgisayardaki vınn ı telefonda da kullanıyorum aynı anda..

@partizan

cahilliğimin kusuruna bakma,
connectify bir program dimi bilgisayara yükleyeceğim?

1) şurada mavi zeminde yazanlar ile yapılır: www.palemoon.org

2) bazı videolar duruyor nedense, sadece youtube'da da değil.

1. firefox'un istediğiniz dildeki sürümünü indirin.
2. olur öyle.

bıçakla kesin çözülmeden. başka bir çözüm gelmedi aklıma.

@turangue, feci donmuş durumda. biraz çözünür gibi olunca alsam, geri dondursam olur mu sence? :)

biraz çözülmesini bekleyip gerekli kadarını aldıktan sonra tekrar derin dondurucuya koyunca birşey olmuyor diye biliyorum ama ?

sıcaklığı düşük olacağı için bir şey olacağını sanmıyorum. yine de unutursan da alayı çözülürse hepsini pişir, o şekilde dolapta sakla, yiyebildiğin kadarını yersin o zaman. çözülmüş eti tekrar dondurmak olmaz zira.

olmaz. yani o şekilde yapmamalısınız.

@blue1809, ben de öyle umuyorum şu an :)

@ben smyrna, ne şekilde yapmalıyım? testere gibi kessem mi?

@bigboy76, adamlar yanlamasına dilimlemişler zaten bunu. baya da kalın, denedim şimdi delik işini olmadı :)
ekonomi falan neyime benim, gidip alacaktım yine 250gr :)

ekonomi yapman doğru.
sadece buzdolabına atmadan eti porsiyonlara ayırıp ayrı buzluk poşetlerine koyacaktın.

en güzeli, hepsini pişirip sonra yemediğini buzluğa at. çıkarıp yersin daha sonra.

en mantıklısı çözülmesini bekleyip hepsini pişirmen ve yiyeceğini alıp kalanını dondurman, öyle biraz çözülünce ayırıp kaldırmak da eti bozar

istediğim kadarını kopartabildim.
@cakabo, çok haklısın, unuttum buzluğa atarken.
@bigboy76, isveç'teyim malesef :) dandik bi ekmek bıçağı ve birkaç meyve bıçağından başka teçhizatım yok malesef:) zaten az önce bi meyve bıçağı daha kırıldı bu yolda :)

çözüp yeniden donduramazsın, ancak hepsini açıp farklı yemek yapabilirsin.

@bigboy76, dominos pizza olayı için söylemiştim ülkeyi!

media player plug-in'i gerek.

goo.gl bunu kur. tarayıcını kapa da kur ama.

valla yine de 300 dolara filan patlar iyi bir sey ama gelecek arkadas tasirim 5 kiloluk aleti derse mantikli tabi.

ben getirdim. halen kullanıyorum. değer tabi.

degmez bence.türkiyede cok cok pahali degil onlar.

ama az bulunan bir seyse belki,ama gereksiz bence.

nasıl çok çok pahalı değil.
goo.gl 3299$
türkiyede:
goo.gl 11958 tl (6717$)

siz gidip lg'nin samsung'un kıytırık buildin dvd player olanlarından getirirseniz tabi fiyat farkı çok olmaz.

fiyatlar yarı yarıya farkediyor neredeyse, 220 v sorunu yaşanmaz diyorsanız siparişi veriyorum :D

türkiye'de 220>110 trafolar var. bi de orada da bazı modeller 110-240 arası çalışıyor (japon üretimi ve tüm dünyaya gönderilenler genelde)
ama 220 çalışmasa bile bi trafo iş görür. bende var bi 150 watt.

greetings from x olabilir mi acaba?

ben de greetings from x diye hatırlıyorum. ekstra, x gives you his regards da olabilir bayagı formal oluyor ama bu.

greetings from x şeklinde olabilir, ama bu biraz örovizyon ingilizcesi oldu, günlük hayatta pek duymadım :)

my father greets you ya da is greeting you gibi bisey olabilir mi acaba?

bi dizide "say hello to ...." denk gelmiştim.tureng.com

greetings from Turkey,İstanbul vs falan biraz resmi yazışmalarda falan kullanıyor genelde

my father sends his regards to you da olabilir =D

x says hi en güzel bence. ben öle diyorum.

amerikan ingilizcesi icin telefonda konusup kapattiginda soylerken x says hi. ama mesela eve gelip biriyle konusurken x said hi anlaminda kullanilirdi mesela.

sarımsak. annen sarımsak sürsün.

küçük bi merhem var üstünde aslan resmi olan, benimkileri hep o geçirdi şimdiye kadar.

thiocilline göz pomadı

kirpik dibi iltihaplanmasi oldugundan o arpaciga en bitisik 2-3 tane kirpigi cimbizla cek

sarımsak +1

kes bi dişi, azıcık sık ki suyu biraz çıksın, arpacağın üzerine değdir, becerebilirsen sür. deli gibi yakar ama daha etkilisini görmedim. genelde ufak olanları sabaha geçer yani.

sarimsagi gozkapaginin ic kismina suruyoruz galiba?

1. arpacık iltihaptır. 1 ay süren iltihap için sarımsak kullanırsanız sizi döverim
2. novartis'in okacin isminde antibiyotik damlası var ancak kendi kafanızdan kullanmamalısınız. ve fakat göz doktoruna giderseniz vereceği ilaç budur. damla ile geçmez ise beş dakikalık bir operasyon ile temizlenir.
3. sarımsak ha.. (bkz: retina dekolmanı/@ben smyrna)

öehhhhhhhhhhhh sarımsak ne yaaa...madem anlamıyorsunuz yorum yapmayın bari adam 1 ay demiş yazık günah
doktora gitmişsiniz doktorun dediğini yapınız. zaten 1 aydır geçmiyor daha da kötüye gitmesini istemezsiniz değil mi?

adana 150-250 istanbul 300

tamamen merkezine ve uzmanına göre değişir. bence bir kaç yeri arayıp sormakta fayda var. tabii uzmanın eğitimini sormakta da.

bireysel 200
grup terapisi 60, öğrenciysen 30
eskişehir

psikiyatrist. istanbul. 180 tl.

seansı 100 tl gibi bir ücret olan bildiğim psikologlar var. önerebilirim.

fikri de söylersen zamanı olan biri yapabilir.
hatta belki ben bile yapardım ufak bir şeyse.

bana ulaş. yapabileceğim bir şey ise yapiim.

sana tavsiyem o sınıfta bir makine için nikon d3100 alman yönünde. daha iyi bir makine ama 15-55mm (yaklaşık 3x zoom eder) objektifiyle beraber 1600tl civarında. eğer daha ucuza almak istersen canon nikon farketmez spot ürün de alabilirsin. onların da türkiye garantisi yok ama en az 300tl cebinde kalır.

asla ve asla giriş sınıfında nikon tercih etme. nikonun iyi makinaları efsane d200, d700 ve d3'tür. sen o sınıfta canon al ama 1100d iyi bir makina değil 550d olmadı 500d alsan daha iyi olur.

cevaplarınız için teşekkürler, bunları mutlaka düşüneceğim.
@mercyrium, sana zahmet olmazsa 1100d nin iyi olmama sebebini, 5550d veya 500d nin daha iyi olma sebebini yazabilir misin ?

1100 "profesyonel" görünümlü compact makine gibidir. tek avantajı lensler takabilmek. bunun dışında 500-550d gibi teknik özellikleri iyi değil. manuel modlarda ayarlar sınırlı ve sorunlu.

www.dxomark.com

1100d 84. sırada
d3100 47. sırada

aynı fiyat ama daha iyisi.

kısaca şöyle söyliyim 1000d 1100d falan artık girişin de girişi. yani bunları alırsan 2-3 ay sonra yetmemeye başlarlar sana. özelliklerinin yakın olması seni yanıltmasın gerçekten çektiğin fotolar fark eder. gönül isterki ikinci el bir 40d falan alabil. şu siteden makinaların ayrıntılı incelemelerine ulaşabilirsin örnek fotolara bakabilirsin:

www.dpreview.com

@tabi o zamanlar gençtim: ya ben d3100 daha kötü mü dedim? giriş sınıfında nikon tercih etme dedim. zaten 1100d çok kötü bir makina o yüzden d3100 ün daha iyi olmasının bir önemi yok bence. kötünün iyisi. 550d yeni başlayacaklar için biçilmiş kaftan. alması satması kolay. menüsü kolay. giriş sınıfında nikon hiç tavsiye etmiyorum. ama tabii herkesin fikrine saygım var.

çok teşekkürler beyler hepinize, bunların hepsini göz önünde bulunduracağım, verdiğiniz siteleri de inceleyeceğim. tekrar teşekkürler :)

nikon babamın şirketi değil tabi bi çıkarım da yok :) ama o fiyata bakılınca fiyat/performans olarak d3100 daha iyi bi makine, bunu söylemek istedim sadece. evt 550d kullanım açısından her ikisinden de iyi tabi. ben d90 kullanıyorum, gayet de memnunum :)

1100D'yi bir süre kullandıktan sonra gözün 500D'lere kaymaya başlayacaktır zaten, yetmeyecektir. bence de 500 ya da 550D yi düşün, aşağıdaki linkte fiyatı uygun, ama spot falan almayı düşünürsen daha uyguna bulabilirsin. ben geçen yaz 550D'yi 1200 tl'ye spot aldım, güvendiğim bir mağazaydı. kendisiyle pek mutluyum, herhangi bir sorunumuz yok.
yani neredeyse aynı fiyata daha iyisini alabilecekken, 1100D'yi boşver derim.

www.klasfoto.com.tr

www.teknosa.com

www.teknosa.com

www.teknosa.com

www.teknosa.com

www.teknosa.com

son olarak şunları sorsam, bunlar içinden bana ne önerebilirsiniz ? fiyat olarak çok yukarı çıkmayı düşünmüyorum ilk defa elime profesyonel bir alet alacağım için, zamanla ekstra bir lens almayı düşünüyorum şimdilik. bu son sorum zaten daha fazla meşgul etmek istemem kimseyi. tekrar teşekkürler şimdiden :)

kesinlikle 500d derim ben. ama düşük fiyat önemliyse teknosa'dan alma. daha uyguna bulabilirsin.

fotografium.com sana bence en iyi alternatifleri verir..

galaxy ace 2.3.6

contacts da iken sol tık ile menü. oradan more. oradan display options. oradan select contacts to display. burada istemediklerinizin ticklerini kaldırın.

Hocam olmadı maalesef ya... Ben de contacts değil de "people" var. Orada "view" var. Orayı seçip istediklerimin tikini kaldırmıştım zaten daha önce. "People" bölümünde sorun yok zaten. Ama bu bahsettiğim ana sayfadaki "phone" düğmesine baınca karşıma hepsi geliyor maaşallah. Teşekkürler gene de...

Telefon, altta soldan 2. Olan uct tane cizgi alt alta olan tusa bas kisileri seç, yine aynitusa bas göz simgeli görüntüle yi seç. Aradığın menü bu bu menüden en altta telefon hafızası var o seçili kalsın diğer tikleri kaldır.

Hocam aynen yaptım. (ki daha önce de yapmıştım, senin bu mükemmel anlatımınla bir kez daha yaptım.) fakat gene olmadı maalesef.

Çok teşekkürler ilgin için...

Sen arama kaydının da altında olan bölümü soruyorsun o zaman.

Ve fakat kayıtları birleştirip simi de boşaltman lazım onun için.

@drip nick i zaten kullanilmakta,

Aynen öyle... Peki sim'i nasıl boşalıyoruz? Bir de bu işin simi boşaltmadan başka bir yolu yok mu? Bir de sorun sadece sim değil ki, facebook'daki acebook sayfalarına umaralarını koymuş kişiler de o kısımda görülüyor. Onun için de bunrı facebooktan mı silmem lazım?

Kisileri birleştirmen lazım, yani Facebookdaki ile teldekii kisiyi eleştiriyorsun varsa last fm twitter vesaire hesaplarınıda. Böylece o kayıtların hepsi 1 kisi oluyor. Kaydı açtığında telefon varsa mail Facebook twitter las fm hep bir kayıt altında görünüyor. Sim için ben bir program indirmiştim. Tüm sim kayıtlarını silebiliyor gerekirse de sime kopyalayabiliyor. Bu haliyle telefona kaydettiğin kisileri topluca sime atamiyorsun. Tek tek seçmen gerekiyor. Program adı Copy to sim card.

Hocam,kişileri zaten birşeltirmişm. Yani hem rehberde, hem de facebok'da kayıtlı olan kişileri bir tane olarak gösteriyor, o sorun değil. Sorun, rehberimde olmayıp da facebook'umda olan kişiler. Bunları temizlemenin bir yolu var mı acaba?

Ben de oyle kayıt yok herhalde. Facebooktan silmek değil ama telefondaki ilgili kisinin Facebook kaydını silmen gerekiyor o zaman yani telefon hafızasından kaldırman lazım.. Cok düzenli biri olmalısın ya da detaycı ;)

Detaycılıktan değil aslında da, ne zaman birini aramak için o kısmı açtğımda sinir oluyorum. Sebebi ise facebook listemde olup da tel. rehberimde olmayan bir iki kişiyi listenin en başında görmem. İsimleri de A harfi ile balayan bu kişileri ben facebook'da bile görmüyorum aslında çünkü gizledim. Zamanında iş ilişkisi sebebiyle beni eklemişler, ne gerek varsa halbuki. Ama silmek de olmayacak şimdi. O yüzden biraz saplantı yaptım galiba :)

Teşekkürler hocam yardımların için, çok vaktii aldım senin de...

Ben o menüyü kullanmıyorum direk kisileri acıyorum. Arama kaydida epeyce dolu hiç görmüyorum o yüzden. Rica ederim boş boş oturuyorum zaten.

1. ucuz steadicam yok
2. ucuz harici mikrofon yok
3. her ikisinin işe yarayacak kalitede olanının toplam bedeli en az 800 tl
4. kötü derken? koy bi yere sorunu görelim. nasıl? gürültü mü çok (görüntüde) öyle ise iso'yu düşür. bu seferde karanlık oluyorsa 18-55 lens ile olabilecek odur diyorum. çünkü kapalı mekan ne kadar aydınlık olsa da (video ışığı yoksa) karanlıktır.
5. magic lantern kullan.

@ben smryna
aslına bakarsanız küçük bir araştırmayla toplam 500 tl civarına ikisini buldum. Görüşlerinizi almak isterim:
mikrofon bu;
www.hepsiburada.com
steadicam;
forum.donanimhaber.com
steadicam sanırım çakma. ama çok hareketli çekimler yapmayacağımız için tripod yerine kullanabileceğimiz en iyi seçenek sanırım. sadece titremeyi biraz da olsa azaltmak niyetim. bir de tutuş kolaylığı tabi
bu ikisi iyi seçenek midir sizce fiyatına göre? bir de aydınlatma işi için ne önerirsiniz, portatif kullanabileceğimiz bir sistem var mı?

ISO'yu düşük tutmaya çalış. iPhone 4 ile aynı gibi filan gelmemesi lazım görüntünün sana.

Karanlıkta kaliteli video çekmek pek mümkün değildir o yüzden profesyoneller (sinemacılar, diziciler) kamyon dolusu ışık ile gezerler.

100 ISO ile çekmeyi dene.

ses kayıt cihazı almadıktan sonra o mikrofon işi görmez. d slr makinelerden iyi ses alınamıyor çünkü harici ses kayıt cihazı şart.

@halitkin,
bu mikrofon dünya genelinde en fazla satılanmış. bunun haricinde başka şeyler de mi kullanıyorlar diyorsunuz? yaka mikrofonu flan gibi. aslında bir arkadaşımın baya 600-700 tl'lik stüdyo mikrofonu var oradan seslendirme yapıp üstüne eklesem mi diye düşünüyorum da bana zor iş gibi geliyor.
bu arada önerebileceğiniz portatif ışık cihazları var mıdır bu iş için?

sosyal medya da görüyoruz ama görsel medya R ablemini koyuyor yada sanal reklam uygulaması var bak ona göre falan diyor

fakat yönetmelikte "mecra ne olursa olsun" diyor benim de kafama takılan bu.

viral videolar genelde youtube üzerine konuyor (veya vimeo) o nedenle yerel yasalar yok sayılıyordur. ben olsam öyle yapardım. sonra da "birileri koymuş ne bilelim" derdim. ki zaten uluslararası anlaşmalar da var "biz yaptık nolcak" deseler bile.

arada alacak verecek ilişkisi olunca mecburen reklam olduğunu belirtiyorlar. ekşi'de, haber sitelerinde falan öyle oluyor hep. ama youtube gibi ortamlarda belirtilmiyor. şimdi ben de sıradan vatandaş olarak pepsi reklamı yapan bir video koysam youtube'a nasıl anlayacaklar ajans olup olmadığımı? bu açıktan faydalanıp serbestçe yapabiliyorlar diye düşünüyorum.

not: belki de bu mesajda pepsi reklamı yaptım. çık işin içinden :)

radyo ve tv açısından bakarsak, gizli reklam yasak, onun dışında viral reklamı yasaklayan bir hüküm yok.

zaten sanırım bu "gizli reklam olmaz" kısıtlaması birçok ülkede yok. fakat linklediğim videoyu izlerseniz gittigidiyor bu işi üstleniyor ve projeyi ayrıntılı bir şekilde anlatıyor. yani olaydan sıyrılmaya çalışmamışlar bile o yüzden bu yönetmelik ve uygulamadaki çelişkiyi merak ediyorum.

neden canon? makineden ne bekliyorusunuz? gibi soruları da sormak isterim doğru tavsiye için. he ille bunlardan biriyse alınır tabi 1250-1300 liraya kit lensli 550d bulursunuz mesela.
selamlar.

550d ile 600d arasında ekranı dışında pek fark yok. ama fiyat olarak en az 200 dolar vardır. spot al derim, hatta dükkan bile öneririm. istanbul doğu banktan.

www.eksisozluk.com

500D değil de 550D gayet çok süper bir alet. Özellikle video konusunda.
Çok ilgili birisi de değilsen bence 2. el al ve sonra hevesin geçince 6 ay sonra filan neredeyse aynı paraya satarsın.
Mis.

pekı garantısı fln bıtmısse alınmasını tavsıye edıyor musunuz? arıza cıkarma olasılıgı nedır? aslında yenı baslıyorum. almıskende duzgun bırsey alayım dıyorum. oyle beklentı konusunda bırsey soyleyemem cunku cok detaylı bılmıyorum fotoladakı ozellıklerı fln..

550D yi 1250 liraya bulursun spot. yani kaçak, paralel ithalat dedikleri olay. dükkan sana 1 yıllık " bir şey olursa gel bize" garantisi verir. ama bu tarz aletlerde bir şey olmaz, sen düşürmedikçe. bi arızası varsa ilk fotografta ya da videoda gösterir kendisini. 2 ay önce canon 5d mark 2 satın aldım spot olarak, canon un satış fiyatının yarısına. taş gibi de alet.

ikinci el canon 500d satıyorum ilgilenirsen özelden ulaş.

spot alabilirsiniz, güvenilir dükkanlardan olmak koşulu ile. bu makinelerin hepsi işinizi görür. moda merakınız varsa 600d, yoksa 500d alıp kullanın. onun çektiği fotoğrafı o da çeker. cedric arkadaşımız da satıyormuş bakın, buradan bildiğimiz, saygı duyduğumuz biri. onunla da bir görüşün.
selamlar.

600D nin bi oynar ekran farkı var ama baya kullanışlı hale geliyor 2-3 haftaya elin alışınca çok pratik bir özellik olduğunu görüyorsun. ben de 550D ile 600D arasında kalmıştım aynı şekilde buraya sormuştum yorumlar vs ve sonunda gittim 200 lira falan fazla verip 600D aldım. ben de senin gibi yeni başlamıştım,biraz yeteneğin varsa 600D işini hayli kolaylaştıran bir alet ben çok memnunum. almışken iyisini al seni 2-3 yıl idare eder.
600D nin video'su da harika. yeni yeni lens alarak uzun bir birliktelik yaşarsın 600d ile.

sımdı spotcudan 550d almaya kalksam ne kadar 600 d alsam ne kadar? lensıyle bırlıklte fln? bu arada spotcular 0 satıyor degıl mı 2 .el degıl?

goo.gl işlemciniz eski. muhtemelen artık yeni yüksek bitrate'li videoları desteklemiyor diye düşünüyorum.

çözüm "at çöpe"mi ?

si

alabildiğine ince doğra, kızgın yağa at. kıtır olur yani.

marketlerden hazır patates al

buzlu suda falan bekletilmesi işe yarıyormuş duyduğum kadarıyla. hatta doğra, sonra buzluğa koy, beklesin biraz, öyle kızart, ideal böyledir herhalde.

iki kere kızartacaksınız. yanlış bilmiyorsam fast food'lar da öyle yapıyor. burada ayrıntılı bir anlatımı var:
hurarsiv.hurriyet.com.tr

dilmlerin üzerine kızartmadan önce çok hafif un serpersen oldukça gevrek olacaktır

patatesler mutlaka kuru olsun. soyup doğradıktan sonra suya koyduysan mesela yağa koymadan önce mutlaka tamamen kuruduklarından emin ol, kağıt veya normal havluyla sularını iyice al.

mısır nişastası

Az önce yaptım. Patatesleri buzluğa atıp donduruyoruz. Sonra yağı iyice (gerçekten iyice) kızdırıyoruz. Patatesleri hiç ılıtmadan buzluktan alıp yağa atıyoruz. Mis gibi çıtırından patates.

superfresh cıtır cubuk patates var o mc donolds gıbı oluyor onu deneyebılırsın. onun dısında cok kızarmıs yaga anıden patatesı at 2 dk kızarsın sonra buzluga at 1 gun sonra yıne cok kızarmıs yaga at ole olur ama zahmetsız olur cıtır cubuk sperfresh

ben smyrna ya katılıyorum. yess.

kızartma yağına birkaç damla sirke damlatınca çıtırlaşma oluyor. yağ kızardığı için sirke kokusu olmuyor.

fırında olur.
veya düdüklü tencereye konur, üstüne biraz su ve tuz konur, kapatılıp düdüğü fısladıktan sonra 30 dakika pişirilir. lokum olur.

olur yani illa kemiğini sıyırtmaya gerek yok. kaburga zaten kemikli pişer, öyle yenir.

edit: aklıma geldi de sorayım dedim. kurbandan kaldı di mi, öylece getirip buzluğa attınız, sonra öyle kaldı bütün olarak.

kaburgadan bonfile değil pirzola olur. onu da şu şekilde goo.gl bütün pişirebilirsin. crown roast of lamb diye.

pirzola diyecektim evet bonfile değil. bi yer daha deniycem yapmazlarsa fırında artık

80 diye biliyorum

70-80 ama şehrine göre değişiyor

www.istanbul-ulasim.com.tr bu adresteki verilere bakınca
sefer süresi: 32 dakika
hat uzunluğu: 19,6 km
ikisini birbirine bölünce 36,7km/h hız ortalamasına sahip diyebiliriz.

ortalama hız doğru bir rakam değil. sonuçta dur kalk varsa yavaşlaması normal.

thunderbird

thunderbird +1, 6-7 yıl OE kullanmışlığım var, 3 yıldır gayet iyi bir ilişkimiz var

thunderbird e bir den fazla adres tanımlarsam ve yoğun kullanırsam kapasite vs. sorun olmaz değil mi?

olmaz. bende 6 adres mevcut.

yirmi3.tumblr.com

lomo, photoshoplanmış bir fotoğraf gibidir. tabi 35 mm olduğunu yabana atmamak lazım. ancak standart bir dijital makine ile kıyaslanmaz. tamamen farklı amaçlarda kullanılır. örneğin dijital makine bir fiat uno gibi sadce gidip gelmeye yararken lomo 1960 model bir amerikan arabası gibidir. sadece gitmeye yaramaz. kullanırken de farklı keyif alırsın .. gibi.

Lomografi yapmak için illa bi lomoya ihtiyaç yoktur. lomonun asıl olayı doğru filmle cross processing yapabilmektir, o acayip renkler ve kontrastın sebebi çoğunlukla budur.

Ayrıca aslında çok sikko makinalar olan lomolarla çekilecek fotoğraflar genelde keskinlikten uzak über basit plastik lensli fiyat etiketini hak etmeyen aletlerdir.

Eski 2. 3. 4. 5. el analog makinalarla çok daha keskin fotoğraflar elde edilebilir ve filmi cross process eyleyerek genelde lomoyla çekilmiş fotoğraflar için aa bu nasıl olmuş denilen tad yakalanabilir. Ayrıca ciddi makinalar kullanmak fotoğrafın tekniğine daha iyi bir şekilde aşina olmaya gark edecektir.

Bunun yanısıra eğer lomo'nun anı yakala muhabbetini yakalamak istiyorsanız 10-15 liraya herhangi bir yeni kompakt filmli fotoğraf makinası alıp aynı tadı yakalayabilirsiniz gayet, flash falan da var..

Bunlarla kim uğraşacak derseniz lomo efekti veren proğram arıyorum diye başlık açmak daha iyi olur.

Bir de lomoları genelde gereksiz bulsam da sprocket rocket panaroma modelini severim, zira bildiğim kadarıyla piyasada o konseptte başka makina yok, bir de diğerlerine göre nispeten daha keskin sonuçlar veriyor gibime geldi.

İşin özü lomo olsun olmasın analog makinalarla milleti fotoşop bu yaaani yorumlarına gark eden ama özünde tarandığı gibi konmuş fotoğraflar elde edebilirsiniz.

Misal:
cdn.eksibition.org

mallık olur.
mavi jeans'da kampanya var.
137 tl olan kotlar seri sonu diye 2 tanesi 99 tl'ye düşmüş.
ve harbiden dehşet kotlar.
gittim 4 tane aldım misal. 200 lira verdim.

O pantolonun tasarimi ve marka degeri nedeniyle o parayi ettigini varsayarsak almazdim ben. Baska ucuz alternatiflere bakardim. o paraya okuz alinir.

alırdım, zaten iyi bir kot pantolan o kadar. 470 tl ise asıl fiyatı o pantolon alınır , yıllarcada giyilir.

ben de alırdım. o kadar istediğim bir şeyin fiyatı o kadar indiyse almamak mallık olur.

en iyi kot bile ayagimda 1 yilda yirtiliyor.

outletim.com tarzı web sitelerindeki fiyatlara dayanarak 400 küsür tl'den düştü diyorsan o yalan. o kotun satış fiyatı zaten 150tl civarıdır. o tarz web sitelerinin olayı bu. mağazada daha önce 470tl'ye görmediysen alma derim. kalanı senin tasarrufun, ekonomik durumun falan filan..

tavsiye : yabancı markaların web sitelerinde "sale" bölümü var. oralara takıl tabi kot risk olabilir internet üzerinden beden konusunda, gömlek t-shirt tarzı ürünlerde bir şekilde oturuyor üzerine.

@il padrino, yok öyle tongaya düşecek değilim zaten. Hem kendi orijinal sitelerinden hem de diğer mağazalardan bakıp da söylüyorum. Olmadı değiştirme ihtimalim de var. Lakin 150TL işte meret..

kesinlikle alınır.. %50 den aşağısı kurtarmaz.
bu arada marka neydi öyle bi indirim kolay olmaz çünkü. diesel, g-star, replay, energie, lacoste, soda; hangisi!?

o paraya öküz alırız be (:

şaka bir yana daha hesaplısını bulurum illa ki. @blue1809 +1 yani.

Ben almazdim. 150 lira bir kot icin fazla panpa. Markasi ne olursa olsun. Blue'nin dedigi gibi Mavi on numara kotlar uretiyor. Onlara bir bakin ozellikle Bayrampasa fabrika satis magazasina. Iki kotu 90'a bile alabilirsiniz. Yine orada LTB var. Iki tanesini 50'ye satiyorlar. Levi's var bir de, fiyatlar ortalama 70-90 arasi. Bu fiyatlari goz onunde bulundur ve tekrar dusun bence.

mavi konusunda: sanirim gecen hafta su en begenilenlere veya formul 50sine girmisti: (bkz: #27739025)

ben yıllardır 20-40 tl arasında fiyata aldığım kotlar giyiyorum. sandığınız gibi boktan bir görünüşüm de yok. 470 tllik pantolonda kaç para kaliteye kaç para markaya veriyorsunuz? bi düşünün.

Sayın abiler, ablalar; bu kadar mesajdan sonra kısa bir cevap vermeli. Kiminizin de dediği gibi, marka ve tasarıma para verecek olmam bir bakıma doğru. Ama gözü kapalı değil. Markanın gerçekten kaliteli, modelin de çok hoşuma gitmesi sebebiyle bunda ısrarcıyım. Ayrıca ben, fiyatından ötürü Mavi'den kot almamış insanım. Sanmayın ki giydiğim her pantolon bu ayarda. Tek bi kere.

git 2 fakir.exe doyur amk

alırım ben. ucuz alternatiflerin sonu hep dolap köşesi oluyor. kesimleri değişiyor, hepsi kot kumaşı, biri 30 lira biri 130 lira diye bakmamak lazım. insanın üzerinde çok kötü duruyor kesimi iyi olmadığı için çoğu ucuz alternatif.

"uzun zamandır almak istediğiniz" ben alırdım.

yavru kedi ya da köpek ise otobüse uyutarak alırsın. büyükse bilmiyorum.
bu arada her firma kabul etmez önceden sorman lazım

uyutmanıza gerek yok. neden uyutacaksınız ki? yavru kedi de köpekte güzel uyur zaten. sadece 2-3 gün yorgun olur sonrasında belki. ne meraklısınız uyutmaya.

otobüse haber verir (bilet almadan konuşun ama) çantası ile yanınızdaki koltukta götürürsünüz. çantası için de ücret ödersiniz muhtemelen (koltuk tuttuğunuz için)

kedi falansa hırkanın içine koy, kimsenin ruhu duymaz. sakın sormakla, izin almaya çalışmakla uğraşma, iş uzar ve karmaşıklaşır. zaten çok uzun bi yolculuk da değil.

uzun değil dediğiniz en az 6 saat. bir kediyi bir hırkanın içinde 6 saat değil 6 dakika tutmanın bile mümkün olmadığını bilmeden nasıl böyle garip metodlar öneriyorsunuz anlamıyorum.

hayvanı uyutmazsan otobüse almazlar. benden söylemesi.
çok usludur gıkı çıkmaz falan yemezler yani zaten hayvan da o havasız ve hareket edemeyeceği ortamda viyaklar devamlı. o yüzden uyutmak şart.

hımm. tamam uyut o zaman. ama kimseye söyleme, gıcıklık yaparlar.

at ya da eşek ise üstüne binerek seyahat edebilirsin.

kedi ve hırka önerisine bittim bu arada. kedi lan bu. durur mu o kadar saat durduğu yerde.

yaw kedi ile 5 saat uçak yolculuğu yapmış br insanım uyutmaya falan gerek yok. Yok derken hayvan rahatsız olmuyorsa hırçınlık yapmıyorsa gerek yok.

Bilet almadan önce otobüs şirketine haber ver, taşıma kafesi olsun ve aşı kartı olsun yeter. Hatta çok pahalı da değil biletler 2 kişilik al yanındakinin yok alerjim var yok tırsarım ben ondan demesinin önüne de geçersin.

illa uyutmicam dersen bi kafa at o ayılana kadar varırsınız zaten

içeri almıyorlar, taşıma kafesinde bagajda götürebiliyorsun. tavşan gibi ses yapmayan bi hayvansa onların plaj çantası gibi taşıma çantaları oluyo kucağına alırsın kimse farketmez.

duyuru sözlüğün eklentisi filan değil ayrı bir site olduğu içindir. ayrıca böyle bencil kişilere kötü gözle bakan, "paylaşalım lalalay" mottosunu ilke edinmiş kişileriz burada.


compumaster'ın şu bilge sözüyle bitiriyorum; iki elim kandayken düşmanım soru sorsa; yine cevaplarım ahh, yine cevaplarım.

bak. dikkat et. çok şey istiyorsun.
duyurunun amacı yardım. yardım etmek istemiyorsan siteye girme :) zaten mallara eklemişsin. yanlışlıkla cevap yazarsan adam mesaj da atamaz, sorun olmaz. :)

gizleme özelliği değil de, açılan duyurularda kullanıcıya özel id'ler olsa, abp ile engelleyebilsek olabilir aslında.

misal mavi, turuncu ve kırmızı duyuruları abp ile engelleyebiliyorum.

çok teknik anlatamadım ama anlaşılmıştır sanırım demek istediğim.

not: kırmızı duyuruları engelliyorum diye "vay vicdansız, acımasız hayvan" denmesin. benim kan grubumda ilan nadiren açılıyor, onda da farklı şehirde oluyor. memleketin %70'i a+ zaten anasını satayım.

@hewit, sorumun eksi ile alakası yok ki. duyuruda birini mallar sürüsüne eklediğinden ondan sana özel mesaj gelemiyor ama duyurusunu görmeye devam ediyorum

wireless'ı ağ ayarlarından devredışı bırakıp geri açın. olmadı dns ve ağda statik ip falan varsa o ayarları silin.

olmadi

modemden wireless şifresini iptal edip, yeniden bağlanmayı deneyin. Eğer bağlantı sağlanırsa şifreleme tipini "wep" e çevirip parola oluşturun.

waryemez bu 'bağlantı sağladığın takdirde şifreleme tipini wep e çevir'demişsin.aynı sıkıntı bendede var.uydunet kullanıyorum bi bakıyım dedim şifreleme tipiyle alakalı hiçbişey göremedim yardımm.özelden mesaj atabilirsen makbule geçer

şirket yeni galiba çok harcama yapmayın baştan gereksiz şeylere batarsınız sonra..

illa alıcam dersen hepsiburada.com'u öneririm

Sanırım ticari fiyatlandırmaları çok yüksek bu programların. tamindir satıyordu bi ara oraya bakın.

şirket yeni değil de almak istiyoruz bunları. hani böyle internet siteleri harici gidip alabileceğimiz bir yer arıyoruz.

orijinal yazılımları bilgisayarcıdan alın derim. dandik mahalle arası değil tabi ki.

photoshop için adobe ve www.medyasoft.com.tr ile görüşün. Lisans fiyatını öğrenin, adobe da bu www.adobe.com

corel'in türkiye temsilcisi kim bilmiyorum. windows için de microsoft türkiyeyi arayıp konuşun onlar sizi bir yere yönlendirir

windows'un (microsoft) kendi satışı var. onlardan uygun olmayacaktır. Program 1 adet alıp lisans alırsınız zaten. (aynı fiyat)
microsoft telefonu (212) 370 5555

fotoşap için de adobe türkiye sitesinde online satış var. online istemiyoruz demişsiniz ama fatura vs gönderiliyor sonuçta. ayrıca oradan iletişim bilgilerine de ulaşırsınız. goo.gl

Corel'de 31 Martta sona erecek bir kampanya var.

corelturk.blogspot.com burdan detaylara bakabilirsin

ikisi de aynı grup ilaç (selektif serotonin gerialım inhibitörü - ssri -). pek bir fark yoktur aralarında
bırakırken doktor kontrolünde bırakılmasında fayda var. şakk diye bırakmayın

ikisinin de ssri olmasının anlamı yok. ben lustral eşim prozac kullanıyoruz. sorunlar farklı.. doktorunuz ikisini de aynı anda mı kullanmanızı istedi? (muhtemelen değildir ama) ayrıca madem doktorunuz yazdı, en iyisi doktorunuza sormak değil mi? hem sorununuzu hem sizi tanıyor.

@ben smyrna
aralıklarla farklı doktorlara gittim. aynı şikayetleri sıraladım. biri prozac biri lustral yazdı.

aralarinda tek fark; uretici sirketlere (eli lilly vs. pfizer) bagli olan sales rep.lerden birinin, size ilaci yazan doktora digerinden daha fazla promosyon urun birakmasi ya da yemege goturmesi v.s'dir.

ikisi de ayni etken maddeli. bir doktorun birini, otekinin bir baskasini yazmasinin tek nedeni de bu.

o zaman lustral kullanabilirsiniz. lustral ağır gelirse (ilk zamanlar 1-2 ay uyutabilir) alternatifleri var. ama lustral yazan doktorunuza sorun.
ayrıca psikiyatrik bir tedavi terapi olmadan işe yaramaz. sorununuz ne olursa olsun. sadece ilaç veya sadece terapi yetersiz olabilir zaman zaman. ve yine içinize sinmemesi veya gerçekten anlaşamamış olmanız hariç doktorunuzu çok çabuk değiştirmeyin. bir süre şans verin sizi tanısın. sizi yönlendirsin.
kolstrol varsa size verilen diyet ilk günden işe yaramaz ki? 3 hatta 6 ay zaman geçmeli. 15 günde "kolstrolü düşüremedi" diyerek doktor değiştirir misiniz? ilaç kullanıyor olsanız bile. o nedenle psikiyatristinizi de çok sık değiştirmeyin. tabi gerçeten ihtiyaç hissediyorsanız veya güven vermiyorsa değiştirin. o başka.

eşim ve benim doktorumuz aynı. eşim prozac ben lustral kullanıyoruz. herşeyi de eşantiyonlara bağlamazsanız içiniz rahat etmez.
gerçekten ilaca ihtiyacınız varsa vardır. nörolog ilaç yazsa herkes aksatamdan kullanır. psikiyatrist yazınca "aman kimyasal kullanmayın alışmayın ilaca" vs vs bazen aynı ilaçları yazıyor doktorlar buna rağmen psikiyatriste düşman bir ülkeyiz nedense. (herkes çok akıllı ondan sanırım)

lustral kullanan birkaç tanıdıkta bariz değişim (iyi yönde) gördüm ama prozac kullanan tanımıyorum. yurtdışında çok yaygın sanırım.

@no christ:
etken maddeleri aynı değil. biri sertralin biri fluoksetin.

@ben smyrna:
ikisinin de ssri olmasının anlamı var. ikisi de aynı anda kullanılmamalı.

benim kişisel tercihim prozac yönünde olsa da hastanemizde tercihler genelde lustral oluyor.

anlamı yok derken aynı anda kullansın demedim zaten. ssri olmasının tek başına bir anlamı yok.

Eğer Türkiye'de satma amacıyla istiyorsanız iPad veya iPod touch olabilir. Fotoğraf makinesi olabilir.

bigboy o bavulla gelmez sanırım ya :)

@9uncu nesilim ama para bende

Burada satış amaçlı almak aslında güzel fikir :)

Onun dışında aklıma gelen bi Amazon Kindle oldu, bir de samsung'un falan galaxy tabletleri oldu, fiyatlarını bilmiyorum tabi, ya da fotoğraf makinesi vs

amfi sığar da sonuyçta başkası getireceği için taşımak istemeyebilir. o nedenle siz kindle mindle idare edin.

Nikon Türkiye:
Karfo Karacasulu Dış Tic. A.Ş.
Aşağı Öveçler Mah. 1314.Cad. No:17 D:3 Çankaya/Ankara
(312) 472 21 27 / (312) 472 69 70

En az 100 TL tutar. Söylemişti dersiniz.

100 tl çokmuş yahu.

tam sınır desem yeridir. 50 metre doğusunda green park otel var. otel nasıldır bilmiyorum ama yeri fena değil.

taksim meydanına falan 1-2 dk mesafede en fazla. büyük de bir caddeye benziyor, kötü olacağını sanmam. ama leş biyer değil, ona eminim.

1. mis gibi otel işte.
2. o çevrede hep o tarz 5. yıldız olmayan ama (KOBİ) şirketlerin kullanımı için uygun fiyatlı (150'ye kadar gibi) güzel oteller var. sizinki de onlardan biri.
3. yıllaaaar önce mcdonalds için personeli eğitimlere gönderirken o çevredeki otellerden yer ayarlıyorduk hep. biraz arasam hangi otel olduğunu da bulurum. ama gerek yok. o çevre iyidir. dert etmeyin. ama tabi sonuçta taksim, sonsuz derece güvenli değil. sadece otelde sorun yok. sokaklarda manyağın biri çıkarsa gece karşısınıza bilemem :)

avm'de var mıdır böyle yöresel hoş şeyler bilmiyorum ama varsa da 5 katı fiyatına alırsın. beyazıt'ta kapalışarçıya gitmeni öneririm,aradığın şeyin fabrikası orası.

paşabahçe'ler pahalıdır ama güzel setler var.

eminönü'nde bulursun âlâsını.

mehmet efendi kuru kahvecisnide böyle bir set var. Eminönü ve Kadıköy'de şubeleri var

mehmet efendinin setinde kendi logosu var. ben daha otantik bir şey istiyorum dolayısı ile istemeye istemeye taa beyazıta gitmeye karar verdim. teşekkürler

mısır çarşısı'nda binbir çeşidi var.

link gitmiş o nedenle.

bavulda calinma riski var dikkat edin ama temelde pek kimse karismiyor 3-5 tane ipad-laptopa filan.

elinize de maksimal 2 tane alabilirsiniz gibi geliyo bana.

bir de ekstradan şöyle bir sorum var. appleın sitesinde satılan bu ipadler sim free mi? yoksa sadece at&tyle mi çalışıyor?

ipad alacağına iphone al. daha küçük. 5 tane alsan 200'^tl kârla satsan 1000 tl işte.

simfree amazonda falan var.

apple storelarda satılanlar simfree olur.

e peki sırt çantası alsa adam yanına, uçağa girerken, 5-6 tane ipod'u birkaç tişörtün içine koyup sırt çantasına koysa. el bagajı gibi kabul edilir o sırt çantası, yanı oyle ediliyor deneyımledıgım kadarıyla. el bagajı da kontrol edılmedıgınden sorun cıkmaz dıyebılır mıyız? bavula da 5 tane ipad'i yine tişört içine, ve en üste değil de bagajın ortalarına koysa kimse uğraşmaz o ipad'leri almak için bagajı açıp eşyaları çıkarıp tekrar yerleştirmekle. hı?

el bagajının kontrol edilmediğini kim söyledi?

türkiye-almanya ve almanya-türkiye uçuşu deneyimime göre el bagajı konusunda rahat konustum. amerika daha tutucudur mutlak, abd faktörünü esgeçtim. global standart budur diye düşündüm.

Samsung Galaxy Note'u da gözden geçirmek gerekiyor doğrusu.

yabancı filmlerde gördükleriniz metro değil banliyo treni. trenlerde geçiş var metrolarda yok.

banliyölerde de yok aslında. Normal trenlerde geçebilirsiniz. Şimdi zaten yeni metrolarda körüklü oluyor vagonlar.

ankara banliyösünde vardı. o sayede bilet almadan seyahat etme imkanı oluyo :)
metro da kısa mesafe genelde, geçip napıcan diye merak etmedim değil :)

@njtbcrn soruyu bildiğim için cevabı da yazdım son satıra :D

bunun en büyük nedeni güvenlik tabii ki. metro sistemlerinde güvenlik kuralları daha sıkı. ama artık yeni sistemlerde vagonlar birleşik oluyor. toronto'ya yeni metro trenleri geldi mesela, tamamen birleşik.

new york'ta da 2005'ten beri vagonlar arasından geçmek yasakmış sanırım ama insanlar hala kuralları ihlal ediyormuş. dediğin gibi insanlar araya geçip işiyormuş falan mesela, bu normal mi yani :) herkes adam gibi kullanmayabiliyor ve riski de var tabii ki. acil durumlarda kullanılabileceği yazıyor genelde. tamamen kapatmak da kötü çünkü acil durumda ulaşılabilir olması da önemli.

normal trenlerde genişlik ve alan fazla olduğu için geçiş kısımları daha güvenli yapılabiliyor ve daha geçilebilir oluyor. metro sistemlerinde alan dar ve daha tehlikeli.

edit: Bu arada ben Türkiye'ye göre konuşmadım tabii, genel yorum yaptım...

Filmlerde gördükçe ben de merak ederdim. Ama araya geçip işemek fikri hiç aklıma gelmemişti.

Açıkçası bizim yetkili abilerin güvenlik meselesine kafa yorduğuna pek ihtimal vermiyorum. Bu işemeli sıçmalı hadiseleri duymamış bile olsalar muhtemelen "Ya aga kilitli kalsın bunlar, bozulur mozulur." deyip geçmiş bile olabilirler.

Diger bati ulkelerini bilmiyorum ama yasadigim ulkenin metrosunda böyle bir sey yok. sanirim guvenlik nedeni ile ilgili olabilir. Birde kapi kenarina oturup valiz, canta, bebek arabasida konuldugu icin zaten kimse istede de bir diger tarafa gecemez.

mozbackup cozuyorumus bu problemi. Kendim ettim, kendim buldum oldu bu.

(bkz: aramaya inanmak)

C:\Users\"KULLANICI ADIN"\AppData\Roaming\Thunderbird\Profiles\

içindeki klasörü varolan ile değiştirince oluyor.

wampex'in önerisini uygula daha kolay. ben çok backup denedim. mis gibi oluyor folder alarak. bi de formatta formatlamadığınız sürücü yok mu? oraya atın dataları. ben formatlayıp kuruyorum. sonra o profil klasörünü gösteriyorum... tamamdır.

bununla ilgili bir soru sorulmuştu, hatta çözülmüştü. arayın isterseniz.

aynı ayar windows 7'de de mevcut olduğundan 7'ye geçmek gibi bir mecburiyetiniz yok eğer xp ise.

bilgisayarım
özellikler (sistem özellikleri)
gelişmiş
performans
görsel efektler

burada aşağıdaki kutuyu tikle doldurun.
"use drop shadows for icon labels on the desktop"


ingilizce kullandığım için o satırda tam olarak ne yazıyor bilmiyorum. masa üstü simgelerinde gölge göster gibi bişeydi. ingilizcesine bakarak tahmin edersiniz.

sor.

yandaki resimde elimde veriler var, sütün grafiği yapmaya calıstım resımdeki gibi grafik meydana cıktı.
benim istediğim
1,2,3... yazan yerde 1927,1935...
aynı sekılde bu yıllara karsılık gelen nufus verılerının yazmasını ıstıyorum.

bilmem anlatabildim mi

başlık hücrelerini almadan iki sütunu birden seçin, sütun grafiği ekleyin, kendisi yatay eksene sol sütundakileri koyacaktır.

@celeron dedıgını yaptım resımdekı gıbı grafık cıktı. ben oyle ıstemıyorum

aynısını ben yaptığımda oluyor ?

grafiğe sağ tıklayın, veri seç deyin. sol alanda ne varsa kaldırın (seçip kaldır düğmesine tıklayın) hem sol hem sağ alan boş olsun. daha sonra ekle düğmesine tılkayın. seri adı önemli değil, seri değerleri kutusundaki ={1}'i silin. imleç oradayken miktarları seçin (başlığı almadna). tamam deyin.

önceki pencereye döndük. sağdaki alanda "düzenle" düğmesine tıklayın, eksen etiketi aralığı için yılları seçin. tamam deyin.

bu da olmazsa verinizde bir şey var derim

Gizli sütunlar varsa olmaz

dükkanda iki yıl kullandım sıkıntı çıkarmadı hiç. Led lamba ama nasıl led? şerit led lamba mı yoksa spot şeklinde olanlardan mı? bozulsa da her halükarda tamir olur bence.

şunu aldım ama kafama takıldı. www.ikea.com.tr

yav zaten ikeadan almışsın. bişi olursa adamlar tüm ürünlerinnin arkasnda. 2 yıl önce aldığım 6 sandalyeye 28 tane yedek parça plastik verdiler (uzaktayım diye hepsine istedim)

soruyla ilgisiz ama bu lambaya çok para vermişsin müdür. ben ankara ulus'tan çiftini 2 tane yedek led ampulüyle 35 tl'ye aldım.

darbe benzeri bir dış müdahale olmazsa muhtemelen en az 5 yıl dümdüz gider sonra ışığı zamanla azalabilir...(bu olmayabilir de)
led değişerek devam edilebilir.

duyduğum değil ama gözlediğim.

tamamen beş para etmez bir içerik ve öneme sahip olmasına rağmen milyar dolar para kazanıp insanların da 24 saat ilgisini çekmekte. tv'den bile daha kötü bir oluşum. (tv'de "iyi" şeyler var en azından)

ne kadar doğru bilmiyorum. facebook kurulma aşamasındayken bir grafitici gelmiş şirkete. bir şeyler yapmış duvarlara. bizim elemanlar da "abi biz daha yeniyiz, para yok. gel sana hisse verelim" demiş. adam kabul etmiş. şimdi 250 milyon doları varmış.

ne kadar grçek bilemem. araştır bir.

5 milyon hesap sahibi ölü şu anda.

ayrıca sana şurdan www.google.com.tr ekmek çıkar aga.

şoyla mal müdürleri mevcut. bu yüzden hesabımı kapatmış bir insanım. bence çok ilginç. (git: alkislarlayasiyorum.com)

49 tl olan kampanya idi. 69 tl iken 49'a verdiler (benim öyle)
dl kısmında kasım ayı hariç sorun yaşamazsın. 100 gb yeter.
ama maalesef ul 50 gb ile sınırlı. torrenti geç bende işimi yapmak için bile sorun oluyor bazen.
ancak uydunet'i 5'e katlar diyebilirim kesinlikle (hız değil kalite)

sen fiber optik hattınız olduğun emin misin peki? sadece büyük sitelere hat döşüyor süperonline.

ben bornova'nın göbeği için aramıştım, "3-5 kişi için apartmana hat çekmeyiz" dediler.

şimdi taahhütüm olmasa direkt geçerdim uydunet'e ben. ne adil kullanım var ne bişey. varsın 10, 20 değil 5 mbit olsun, ama istikrarlı olsun, ay sonunda da o hızda olsun.

bir de o akk 100 gb ne ara oldu yahu? normalde 20gb'tı, 50gb yaptılar onu bı sure once. karıştırıyor olma. git bir superonline şubesiyle görüş, zaten yeterınce bilgiye boğuyorlar seni, ilgi gösteriyorlar. 100gb ak kotalı şu hızda pakediniz kaç lira, kampanya var mı de.

ttnet'ten iptal edince veriyorlardı cayma bedelini, 120 lira mı ne. ama uydunet için bilmiyorum.

uyduneti devretmek istersen ben talip olabilirim

bir tanıdığımın aynı sorunu olmuştu. o arpacık bir süre sonra kemikleşiyor. operasyon dedikleri de lokal anesteziyle göz kapağını uyuşturup üstüne bir çizik atmak ve arpacığın muhteviyatını dışarı çıkarmak. hiçbir ağrısı sızısı zorluğu yok yani.

korkma diyorsunuz yani?

arpacık diye bilinen şey iltihaplanmadır. aynen söylendiği gibi basit bir şey. tek sorun gözün çoook yakınında olması nedeni ile insanı tedirgin etmesi. yoksa parmağınızda olan yaranın iltihabının alınmasından farksız. ve tabii ki göz doktoru yapmalı.

ben geçirdim o ufak operasyonu, hakiketen buyutulcek bişey değil kendi odasında bile yapılabilcek bişey bir tek goz uyuşturulurken biraz geriliyorsun sonrasında n ağrı ne başka bişey.. geçmiş olsun aldırmanı tasiye ederim yoksa goze sakınca oluştururmuş

lead (kurşun) ama buradaki lead, lider (leader)

satis isi baglanminda 'lead' potansiyel musteri demektir. boyle insanlarin iletisim bilgileri degerli bir ticari varliktir. tabi lead'in de iyisi kotusu olur - sattigin seyi almaya cok meyilli veya az meyilli potansiyel musteriler. quality lead derken iyi potansiyel musteri demek istiyor.

hayır. o şekilde kayıt seçeneği var ama bunu en başta aktif ederseniz eski sürümler diye tek tek kaydederdi. şu anda mümkün değil.

bi bak bakalim,az cok biseyler acikliyor.

en.wikipedia.org

en.wikipedia.org

Şimdi hukuk okumuş birisi varsa yazdıklarıma gülecek ama oturur yazar muhtemelen ardından. Benim bi avukat arkadaş şunu demişti (evet şimdi gülün) avrupa'da kara avrupası hukuku (roma hukuku) uyguılanır. abd'de falan ise farklı bir hukuk (işte onu unuttum okyanusya hukuku mu neydi. öyle bir şey..
o nedenle eğitimleri de farklı oluyor doğal olarak.


Hukuk sistemleri

Hukuk biliminde biçim, öncelikler ve ilkeler doğrultusunda bazı sistemler ortaya çıkmıştır.

Roma hukuku

Kara Avrupası ülkelerinin yanında Türkiye'nin de uyguladığı sistemdir.Bu sistemde hukuk, yurttaşlar arasındaki ilişkileri düzenlemeyi öncelikli hale getirmiştir.Bu sebeple Medeni Hukuk diğer sistemlere göre çok daha ileri düzeydedir.Bu sistemlerde hukuk özel hukuk ve kamu hukuku olarak ikiye ayrılır.Hukuku yaratan yasa koyucular yapar. Continental-law da denir.

Ortak hukuk

Anglo-Amerikan ülkelerinde uygulanan sistemdir. XI. yüzyılda İngiltere'de gelişmiştir.Roma hukuk sistemi gibi hukuku bölümlere ayırmaz ayrıca hukuk yaratıcısı olarak yargıçları görürler. Fakat gelişme ve teknolojinin getirdiği yenilikler yüzünden ortaya çıkan eksiklikler çıkarılan yasalarala giderilmeye çalışılmıştır. Hukuk fakültelerinde Common-law adıyla anılır.

İslam hukuku

Dinsel ilkelere dayanır ve hukukun yaratıcısı olarak Kur'an görülür ayrıca çıkan bazı eksikliklerde Peygamberin sözleri ve davranışları (Sünnet) dikkate alınır. Kıyas (analoji) ve İcma (mahkeme içtihatları ve bilimadamlarının görüşleri) hukukun oluşumunda önemli paya sahiptir. Osmanlı İmparatorluğunda da uygulanan bu sistem 1926'da çıkarılan Medeni Kanun ile Türkiye'de son bulmuştur.

Osmanlı imparatorluğunda uygulanan hukuk sistemi bir padişahın varlığından dolayı batıdaki gibi monarşik algılansa da şeyhulislamın bir padişahı görevden alabilme yetkisinin varlığı islam hukukunun ne derece de uygulandığını gösterir

Günümüzde İslami kuralların uygulandığı ülkeler olmakla birlikte, hukuk olarak İslam Hukukunun uygulandığı bir ülke yoktur.

İslam hukuku, içtihatlar ile en parlak zamanını yaşadıktan sonra bu (içtihat) kapının kapatılmasıyla pasifleşmiştir.

Sosyalist hukuk

Rusya komünist devriminden sonra sosyalist ülkelerde uygulanan sistemdir.Daha çok ekonomik koşullara dayanır ve en önemli dayanağı mülkiyet hakkının kişilere değil topluma ait olmasıdır.Bireyler arasındaki özel hukuktan çok toplum çıkarları gözetilmiştir.Ayrıca Marksist ve Leninist düşünceye göre sosyalist hukuk geçici bir durumdur ve toplumu düzenlemek içindir ve toplum komünist düzene geçtiği zaman yaptırıma dayanan bir hukuk sistemine gerek kalmayacaktır.Komünizmin Avrupa'da çökmesinden sonra sosyalist hukuk sistemide olumsuz yönde etkilenmiştir.

Devletler hukuku

Devletlerin birbirleri arasındaki ilişkiyi düzenleyen hukuk dalıdır.Kaynağı temel hukuk ilkeleri, uluslararası andlaşmalar ve uluslararası yargı makamlarının verdikleri kararlardır.Realist anlayışa göre uluslararası hukukun aktörleri devletlerdir.Ancak özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile devletler, vatandaşlarının da uluslararası mahkemelere başvurmasına izin vermişler ve bu mahkemelerin kararlarına uyacaklarını ilan etmişlerdir.

Özellikle ikinci dünya savaşından sonra kurulan birçok uluslararası örgüt kendi hukuklarını evrensel ilkeler doğrultusunda oluşturmakta ve uygulamaktadır.Bunun en somut örnekleri Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği'dir.

yahoo'da forward gönderirken "forward edilen metni inline veya attachment olarak gönder" diye iki seçenek var. onu tickler veya kaldırırsanız sorununuz gider. (siz attachment olarak gönderiyor olmalısınız ki body'de maili görmeyince bi daha ekliyorsunuz. bu nedenle iki kez oluyor.)

(neredeydi bulamadım. ancak olmadı thunderbird falan ile yaapbilirsiniz)